20 Ocak 2011 Perşembe

Mollalar, eğitimleri ve yönetime katkıları


Beyazıt AKMAN'ın 'Dünyanın İlk Günü' adlı kitabı okurken, içeriğinde sürekli 'mollalardan' bahsetmesi ilgimi çekti. Akşemseddin'in de kitapta yer alması; konusu ile birlikte kitabın ilgi çekmesine neden olmuştu zaten; fakat Fatih'in eğitilirken mollaların katkıları yadsınamayacak bir gerçek... Çünkü aslında molla deyince aklımıza dini biri geliyor, imam gibi... Mollalar ise özellikle Osmanlı dönemlerinde gayet bilgili, sıradan insanlar gibi giyinen, her konuda görüşleri olabilen kişilerdi. Mesela bahsedilen kitapta felsefik yorumlarda bulunmaları, resim sanatına olan alakaları ve özellikle insanların inançlarını ve kendilerine olan güvenlerini sağlama konusunda söyledikleri sözler o kadar güzel ki... Okurken keşke dedim... Keşke... Bizim imamlarımız ve din görevlilerimizde bu kadar bilgili olsaydı; tabii ki bunda eğitimlerinin sıradan olmasıda etken ama kendi kendilerini de geliştirebilirler. Mesela onlarla sohbet etmeye her türden insan gelmeli, onlara zamanı gelince firdevsi den zamanı gelince ibn-i sina dan bahsedebilmeliler... Ama öyle mi? Acı gerçek...
Molla, (Farsça:ملا) İslamî ilahiyat ve dinî yasa (fıkıh) üzerine eğitim almış bilgindir. Mollalar, İslam Hukuku (fıkıh), kelam, tasavvuf, sünnet, hadis, şeriye gibi ilimler üzerine fetva verebilirler. Kadılık yapabilirler. Bir çok tarikatın kurucusu ve liderleri mollalar olmuştur.
Günümüzde mollalık, İran, Afganistan, Pakistan, Hindistan gibi ülkeler devam ettirilmektedir. Türkye'de ise Lâkap ve Unvanların Kaldırılması Hakkındaki Kanun ile molalık ünvanı kaldırılmıştır.